İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, Pendik Göçbeyli Köyü’nde düzenlenen “Hasat Bayramı”na katıldı. Protokol için ayrılan sandalyelere köylü bayanlarla birlikte oturan İmamoğlu, onları telefonda annesi Hava Hanım ile buluşturdu. Annesiyle birlikte, yarın Kadıköy Salı Pazarı’nda kurulacak pazarda iştirakçi bayanlarla birlikte satış yapacaklarını belirten İmamoğlu, “Gerçek bahislerle uğraşıyoruz, gerçek. Üretmek, ekmeğini kazanan insanları var etmek, işsizliği azaltmak, bunları aşmak… Bunlarla; Türkiye’nin en büyük kurumlarından birisi olan İBB de uğraşmak, tahlil üretmek, katkı sunmak zo-run-da-dır. Onun için yapıyoruz bunları size. Hem kardeşlik hissimizi artıracağız hem refah seviyemizi yükselteceğiz hem daima birlikte adil bir formda paylaşacağız, birebir vakitte da memnunluğu bütün toplumun her kademesine ve kesitine yayacağız. Gerçek belediyecilik, budur” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu, 21 Ekim 2019’da Pendik’e bağlı Göçbeyli Köyü’nü ziyaret etti. Ziraî üretim yapılan bölgede, köylü bayanlarla birlikte kameraların karşısına geçen İmamoğlu, “Mevcut durumu görmek istedim. Burada daha değerli bir adım atacağız. Üreticiyi destekleyeceğiz ve bu desteklemenin birinci aktörü İBB olacak” dedi. Göçbeylili bayanlara, “1 sene sonra değişik bir köye geleceğiz” muştusunu veren İmamoğlu, “Hasat Bayramı” aktifliğini de birebir köyde başlattı. Aktiflikte İmamoğlu’na, İBB üst idaresi tam takım eşlik etti. Köy sakinleri, İmamoğlu’na aktiflik alanına ulaştığı andan itibaren büyük ilgi gösterdi. İmamoğlu, kendisi ve protokol için ayrılan kısma, üretici bayanlarla birlikte oturdu.
KOOPERATİF LİDERİ DİLEMEK: “KÖYÜMÜZE İBB LİDERİ GELDİ; ŞAŞIRDIK”
Aktiflikte sırasıyla; Göçbeyli Muhtarı Ali İhsan Hünük, Silivri Üreticiler Birliği Lideri İsmet Asan, Göçbeyli Tarım Kalkınma Kooperatifi Lideri Salim Dilemek ve Çatalca Ziraat Odası Lideri Seyit Çetin birer konuşma yaparak İmamoğlu’na, kendilerine verdiği dayanaktan ötürü teşekkür etti. Konuşmacılardan Dilemek, İmamoğlu’nun köylerine daha önceiyaret yaptığı hatırlatarak, o devir yaşadıkları süreci lisana getirdi. “Ziyaretine natürel ki bizler şaşırdık” diyen Dilemek, şunları söyledi:
“Düğün değil, bayram değil; Büyükşehir Belediye Lideri neden köye gelsin? Köye geldiklerinde, çiftçiye takviye olacaklarını ve Göçbeyli Köyü’nü örnek bir köy yapacakları kelamını verdiler. Köylüye fide yardımında bulunacaklarını söylediler; yeniden şaşırdık. Daima şaşkınlık içerisindeyiz. Ardından çabucak fide dayanağı yapıldı. Yeniden şaşırdık. Bu türlü bir dayanağı, ben 60 yıldır görmedim. Hiçbir kurumdan görmedik. Bir şaşkınlık içerişindeydik. Fide dayanağı aldıktan sonra, sebzeler çıkmaya başladı. Dedik ki; ‘Bizim en büyük problemlerimizden bir tanesi de pazar problemimiz. Biz, bu malı üretiyoruz, bunu nerede satacağız? Halciye veriyoruz, şu anda 60-70 kuruşa salatalık veriyoruz. Biz, bu işten para kazanamıyoruz.’ Sağ olsun Gökhan Beyefendi (Günaydın), bu meselemizi çözdü. Yarın kısmet olursa pazar açılışımız olacak. Göçbeyli Köyü, 50 yıllık bir köy. Biz üretmeyi, çalışmayı seven bir köylüyüz. 10 yıldır, emin olun bu köyde para kazanamıyoruz. Sera sayımız daima aşağı düşüyor. Üretiyoruz, halciye çalışıyoruz. 12’nci ay, 1’nci ay geldiğinde halcinin kapısını çalıyoruz. ‘Bize 3 bin TL nakit para, 5 bin lira da çek ver, malımı sana vereyim’ diyoruz. Lakin bu sene yüzde 60 fide takviyesi olduğundan ötürü, halcinin kapısını çalmadık. Onun için köylümüze çok büyük bir can suyu vermiştir Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı’mız. Kendisine çok teşekkür ederiz.”
ANNESİYLE BİRLİKTE PAZARDA SATIŞ YAPACAK
Dilemek’in akabinde kelam alan İmamoğlu, konuşmasına, “Ben, biraz geçmişe gittim, sizinle de yan yana oturunca dedim ki; ‘Anneme ulaşın da annemle biraz konuşayım.’ Zira ben, annemin ürettiği günleri hatırladım. Yarın pazara getireyim mi annemi beraber” kelamlarıyla başladı. İştirakçi bayanlardan, “Getir. Görmek istiyoruz” karşılığını alan İmamoğlu, telefonla annesine aradı. İmamoğlu, konuşmaları hoparlör yardımıyla iştirakçilere ulaştırdı. Annesiyle canlı yayında keyifli bir sohbet gerçekleştiren İmamoğlu, Hava Hanım’ı yarın Kadıköy’de kurulacak pazarda birlikte satış yapmaya davet etti. Annesinden iştirak kelamını alan İmamoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“HASADINIZI GÖRMEK BENİ GURURLANDIRDI”
“Çok memnunum. Bütün arkadaşlarımın emeğine sıhhat. İnanılmaz bir heyecan içindeyim. Zira, insan için besin üretmek çok değerli bir şey. Topraktan yetişen o kutsallığı hissetmek, onu en sıhhatli formda vatandaşa sunabilmek, o kadar değerli ki. Burada hasadınızı görmek beni çok gururlandırdı. Düzgün ki arkadaşlarım her anına, vaktine dokundu ve bu süreci bu evreye getirdi. Allah, hepsinden razı olsun. İBB, bu koca coğrafyada, birinci kez ‘Hasat Bayramı’ yapıyor. Aslında bu, ihmal edilmiş bir şeydir. Kentimizde, 16 milyon insan yaşıyor. 16 milyon insanın, güya yalnızca tüketici tarafı konuşuluyor. Halbuki, bizim 960 mahallemizin, 151 tanesi köy. Köyden daha hoş bir şey olabilir mi? Köyleri hem üretken hem refah seviyesi yüksek hem de her hizmetten anında faydalanabilen bir hale getirmek zorundayız. Ki sahiden motamot Atatürk’ün dediği üzere, ‘Köylü milletin efendisidir’ kelamına layık olalım.”
“VAAT İÇİN DEĞİL, YAPTIKLARIMIZI KONUŞMAK İÇİN BURADAYIZ”
“Bugün niçin buradayız” diyen İmamoğlu, “Size vaatler vermek için değil, yaptıklarımızı konuşmak için buradayız. Gururla söylüyorum. Biz, bir dokunuş yaptık; siz, aslında üretiyordunuz. Yüreği rahat bir halde üretime odaklandınız ve ürettiklerinizle siz de gurur duyuyorsunuz. Vaktimizi bazen boşa geçiren işlerle uğraştık. O denli seçimdi, bir daha seçimdi, oydu buydu lakin temel iş bu; üretmek” sözlerini kullandı. Türkiye’de uygun gitmeyen can yakıcı hususlardan ikisinin “eğitim” ve “tarım” olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Tarım güzel olmadığı için, toplumdaki memnunluğu, huzuru ve refahı sağlayamıyoruz. Beşerler, ha teğe kente göç etmeye çalışıyor; bu sefer mutsuzluk daha da büyüyor. Üreten insan köyde kalsa, eserin karşılığını alsa, çok ancak çok memnun olacak. Yaklaşık 60 milyar lira üzere bir parayı besinde, yurt dışına yolluyoruz. Neyimiz eksik? Toprağımız mı eksik, suyumuz mu eksik ya da sizin üzere üreten, mahir kadını-erkeği mi eksik? Var kardeşim, var. Bizim insanımız her şeyi üretir. Bunun bir mukadderat olmadığını, bu mevzuda kararlı olduğumuzu buradan işaret ediyoruz. Türkiye’de, en büyük kentin kırsalında bile ürettiğinde, ne kadar hoş ve değerli işler ortaya çıkarılır; örneğini vereceğiz. Sizi bu manada -bugün değil sadece- hiç yalnız bırakmayacağız” diye konuştu.
“EL ELE UĞRAŞ GÖSTERİRSEK SIRTIMIZ YERE GELMEZ”
9 ilçede, 83 mahallede, yaklaşık 3 milyon 600 bin fide dağıttıklarını aktaran İmamoğlu, “İBB, iştiraklerimiz bundan hiç sakınmadılar. Sizler de fideleri toprakla buluşturdunuz ve o devirde neredeyse 4 milyon lira civarında bir katkı sunduk aslında. 4 milyon yetmez; seneye daha fazla dayanak olacağız sizlere. Fide dağıtımından sonra eğitime ehemmiyet verdik. Arkadaşlarım Adana, Antalya, Mersin bölgesinden bu işin uzmanlarını çağırdılar. Size bu manada bilgi verdiler. Konuştunuz. Daha da çok konuşacağız. Bütün İstanbul’daki köyleri gezdiler. Bu manada daha verimli, daha artırarak bu süreci devam ettirmenin keyfini size yaşatmak istiyoruz. Buradan bütün Türkiye’ye aslında bir ileti veriyoruz sizlerin üretken elleri sayesinde. Türkiye’ye örnek işler üretirsek, el ele bir çabayı gösterirsek, sırtımız yere gelmez. Sizi bundan sonrasında da yalnız bırakmıyoruz. Orada diyoruz ki; ‘Ürettiğinizi de satabilesiniz.’ Göreceksiniz, vatandaş, sizin ürettiğinizi almak için kuyruğa girecek. Birincisini Kadıköy’de yarın birlikte açacağız. Avrupa yakasında da bir hazırlığımız var. Silivri, Çatalca, Arnavutköy civarındaki dostlarımız oraya rahatlıkla ulaşabilecek. İnşallah bu yerlerde, eserlerinizi, çizgi ettiğiniz bedel üzerinden satacaksınız” dedi.
“EĞİTİM VE TARIM, CAN YAKICI SORUNLAR”
“Gerçek bahislerle uğraşıyoruz, gerçek” diyen İmamoğlu, kelamlarını şöyle noktaladı:
“Üretmek, ekmeğini kazanan insanları var etmek, işsizliği azaltmak, -bakın, bu ülkede büyük bir işsizlik ve temel besin sorunu vardır- bunları aşmak… Bunlara Türkiye’nin en büyük kurumlarından birisi olan İBB de uğraşmak, tahlil üretmek, katkı sunmak zo-run-da-dır. Onun için yapıyoruz bunları size. Hem kardeşlik hissimizi artıracağız hem refah seviyemizi yükselteceğiz hem daima birlikte adil bir biçimde paylaşacağız, tıpkı vakitte da memnunluğu bütün toplumun her kademesine ve kesitine yayacağız. Gerçek belediyecilik, budur. Siyaset denen o sevmediğimiz alanı, bu işlere hiç dahil etmeyeceğiz. O öbür bir şey. Bizim o işle hiçbir işimiz yok. Hasat bayramımız güzel olsun. Rahmeti bol olsun. Yarın Salı Pazarı’nda yararınız bol olsun. İnşallah, üreticiden tüketiciye ulaşma zincirimiz güzel olsun. İstanbulluların mutfağında lezzete dönüşsün bu üretim.”
“HER ŞEY GÜZEL OLACAK İNŞALLAH”
Konuşmaların akabinde yanına köylü bayanları ve erkekleri alan İmamoğlu, onlarla bir arada domates hasadına katıldı. Bu sırada birbirinden değişik anlar yaşandı. Köylü bir bayanın, “Siftahımızı Başkan’ımızla yapıyoruz. Her şey iyi olacak inşallah” kelamları, hasada damgasını vurdu. İmamoğlu, köylülerin ağır ilgisi altında Göçbeyli Köyü’nden ayrıldı.
Hibya Haber Ajansı
